Kıdem tazminatı bir işyerinde çalışan işçinin hizmet süresi sona erdiği güne kadar verdiği emeğin karşılığı olarak aldığı ödemedir. 1475 sayılı İş Kanununun 14. Maddesi gereğince ilgili işçilere bu ödemeler gerçekleşmektedir. Bu tazminat tutarı ise çalışan kişinin aldığı ücrete ve çalışma süresine göre belirlenmektedir. Yıllar boyunca verilen emeğin ve yıpranma faktörünün karşılığı olarak kıdem tazminatı ödemeleri çalışanlara iletilmektedir. Çalışanlar ise bu ödemeleri tamamen işverenden almaktadır. İşine son verilen ve belirli bir süre çalışmış olan bütün çalışanlar topluca ödenen bu tazminat tutarlarına sahip olmaktadır.
Kıdem tazminatı belirlenen işçi eğer vefat etmiş ise bu ödemeler mirasçılarına ödenmektedir. Bütün kıdem hesabı ve işlemleri gerçekleştirildikten sonra mirasçılarına bildirilerek toplu bir şekilde para ödemesi yapılmaktadır. İlgili tazminatın alınabilmesi için sadece işten çıkarılma söz konusu olmayıp farklı nedenlerle de tazminat alınabilmektedir.
Kıdem Tazminatı Nasıl Hesaplanır?
Kıdem tazminatı belirli hesaplamalar sonucunda ilgili çalışanlara ödenmektedir. Kıdem hesabı yapılırken ise her geçen yıl için 30 günlük bir brüt tutar hesap içerisine katılmaktadır. Bunun yanında tazminat hesaplaması yapılan çalışanın son ay aldığı ücret üzerinden hesaplama yapılmaktadır. Sadece işverenden alınan ücret ile sınırlı kalmayarak diğer kalemler de tazminat tutarına dahil edilmektedir. Bu kalemler olarak ise aile yardımı, çocuk yardımı, eğitim yardımı, sağlık yardımı, sosyal yardım ve konut yardımı belirtilmektedir. Yakacak yardımı, market yardımı, yemek ve yol masrafı gibi diğer kalemler de kıdem tazminatı hesaplaması yapılırken hesaba eklenmektedir.
Kıdem hesabı yapılırken çalışana ödenen ikramiyeler de hesaba katılabilmektedir. Ancak bu ikramiyelerin işyerinde düzenli olarak belirli aralıklarla ödenmesi gerekmektedir. Eğer tek seferlik ikramiye alınmış ise bu tutar kıdem hesabı içerisine dahil edilmemektedir. Dolayısıyla kıdem tazminatı için sürekli olan ikramiyelerin bulunması şart olmaktadır. Yapılan bu tazminat hesaplamaları ise devletin belirlediği tavanı geçememektedir.
Kendi İsteğiyle İşten Ayrılan İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir mi?
Kendi isteği ile birlikte işten ayrılan işçilerin kıdem tazminatı alabilmesi bazı şartların oluşması gerekmektedir. Eğer herhangi bir özel şart bulunmuyor ve isteğe bağlı olarak işten ayrılma söz konusu oluyorsa ilgili tazminat ödeneği alınamamaktadır. İşten kendi ayrılan çalışanların tazminat alma şartlarını yerine getirmesi istenmektedir.
Kıdem tazminatı olarak eğer sağlık nedeniyle işten çıkılıyorsa tazminat alınabilmektedir. Bunun yanında iş sözleşmesinde yanıltıcı ve şartların bulunması nedenleri de kabul edilmektedir. İşverenin çalışana cinsel taciz, ailesine hakaret ve davranışta bulunması nedeniyle işten ayrılma durumları kıdem tazminatını almak için nedenlerden sayılmaktadır. Özellikle işverenin çalışana uyguladığı mobing kıdem tazminatı yanında manevi tazminat da alınmasına neden olmaktadır. Sigorta primlerinin geç yatırılması, işçi haklarının yok sayılması, maaşların kanun ve iş sözleşmesine uygun olmayacak şekilde yatırılması işten ayrılma için haklı nedenlerdir. Kendi isteğiyle işten ayrılan çalışanların kıdem tazminatı alabilmesi için bu şekilde haklı nedenlerinin bulunması gerekmektedir.
Kıdem Tazminatı Alma Şartları Nelerdir?
Çalışanların işverenden kıdem tazminatı alabilmesi için belirli şartları yerine getirmesi gerekmektedir. Öncelikle bu şartlar olarak 4857 sayılı Kanuna tabii işçi olunması istenmektedir. Daha sonrasında ise işten ayrılmadan önce en az 1 yıl boyunca çalışmış olunması tazminat hakkının kullanılmasını sağlamaktadır. İşe başlangıç tarihinden itibaren 1 yılın geçmiş olması gerekmektedir. Son olarak ise kıdem tazminatı için iş akdinin haklı nedenlerle birlikte sona ermesi istenmektedir. Herhangi bir haklı neden bulunmuyorsa tazminat alınamamaktadır.
Tazminatın alınabilmesi için çeşitli sağlık nedenleri ve zorunlu sebepleri bulunmalıdır. 4857 sayılı Kanunun 25. Maddesi içerisinde bütün nedenler yer almaktadır. Bunun yanında 17. Madde gereğince işine son verilmiş olmak da kıdem tazminatını doğurmaktadır. Çeşitli sağlık nedenleri, zorlayıcı nedenler, mobing gibi çalışana uygulanan saldırılar işten ayrılmada haklı nedenlerden olmaktadır. İşçinin ölümü, işçinin evlenme nedeniyle işten ayrılması, emeklilik ve toptan ödeme nedenleri ve askerlik nedenleriyle kıdem tazminatı alınabilmektedir.
İşçi Kıdem Tazminatı Dilekçe Örneği
Aşağıdaki kıdem tazminatı dilekçe örneğini ilgili yerlere gerekli bilgileri girerek resmi işlerinizde kullanabilirsiniz.
İSTANBUL ANADOLU ADLİYESİ NÖBETÇİ İŞ MAHKEMESİ’NE
DAVACI : ……………………. [T.C: ………………]
VEKİLİ : Av. Aytaç KINDIR [T.C: 27832357850]
Cevizli Mah. Köroğlu Cad. No:3 D:5 Kartal/ İSTANBULDAVALI : ………………………………
[VKN: ……………..]
……………………………….
Elektronik Tebligat Adresi : 2………………………VEKİLİ :
KONU :
Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla; HMK uyarınca, davacının şimdilik harca esas olmak üzere 100 TL KIDEM TAZMİNATI mümkün olduğu anda arttırılmak üzere Kısmi dava,
DEĞER : 100 TL
AÇIKLAMALAR
A.SÜREÇ ÖZETİ
Müvekkil, ……………. tarihinde …………. yetkilisi ile görüşme yapmış ve Unlu Mamulleri Üreten işletmede 27.09.2014 Tarihinde iş başı yapmıştır. Müvekkilin işe başlama bildirimi SGK’ya ……………………. tarihinde yapılmıştır.
Müvekkil ilgili işletmede çalıştığı süreç içerisinde farklı dönemlerde farklı kodlar ile SGK’ya bildirimi yapılmıştır. Ancak müvekkilin ilgili işletmedeki görevi Ekmek Dağıtımıdır.
Müvekkil, Davalı yan olan A…………………… tarafından ……………….. tarihinde ihbarsız bir şekilde haksız olarak işten çıkarılmıştır. [bknz. Hizmet Döküm Listesi]
B. DAVA ŞARTI ARABULUCULUK GÖRÜŞMESİ NETİCESİZ KALMIŞTIR.
Müvekkilin hak etmiş olduğu işçilik alacaklarının kendisine ödenmesi talebiyle dava şartı olan Arabuluculuk kanun yoluna başvurulmuşsa da …./…../….. son tarihli gerçekleştirilen görüşmeler sonuçsuz kalmış ve taraflar anlaşamamıştır.
Arabuluculuk Bürosu: İSTANBUL ANADOLU
Büro Dosya Numarası : …./…..
Arabuluculuk Numarası : …../…..C. İŞVEREN, MÜVEKKİLİN İŞ AKDİNİ İŞÇİNİN İSTİFASI NEDENİ İLE SONA ERDİRMİŞSE DE HAKSIZ FESİH VARDIR
Müvekkilin İş Akdi Haksız Sona Erdirilmiştir ve Bakiye Ücret Alacağı Bulunmaktadır
Müvekkil, anılan tarihte işverence istihdam edilmiştir ve 31.08.2020 tarihinde işten çıkarma yasağına rağmen ihbarsız bir şekilde iş çıkışı yapılmıştır. İş Kanunu ve yasal mevzuat çerçevesinde işveren bakımından herhangi bir haklı neden de bulunmamaktadır. Dolayısıyla işverenin yapmış olduğu fesih Haksız Fesih niteliğindedir. Müvekkil aşağıda yazılı alacaklara hak kazanmıştır.
Müvekkile ait Tescil ve Hizmet Döküm belgesi incelenecek olursa görülecektir ki 2016 yılının 5. Ayının sigortası ile 2017 yılının 2. Ayının sigortası ve 2020 yılının 7. Ayının sigortası yapılmamıştır. Müvekkil bu dönemlerde ilgili işletmede çalışmış ancak maaşını alamamıştır. Anılan tarihlerin İlerleyen aylarında sigortasının mütemadi olarak devam ettiği görülecektir. İşveren, müvekkilin 3 maaş ödemesini eksik yapmıştır.
Müvekkil ilgili firmada bahsedilmiş olduğu üzere Ekmek Dağıtımından sorumlu olmak üzere şoför olarak işbaşı yapmış ve çıkış yaptığı güne kadar da bu şekilde çalışmıştır. Müvekkil maaş ödemelerini haftada 7 gün çalışması karşılığında günlüğü 135 TL üzerinden elden almıştır. Çalıştığı süre boyunca herhangi bir tatil yapmaksızın çalışma gerçekleştirmiştir. Maaş ödemesi aylık NET 4071 TL olarak elden ödenmiş olup SGK’ya bildirimleri ise 3000 TL olarak yapılmıştır. İstanbul Ekmek Fırıncıları Sanatkarları Ve Ekmek Satıcıları Esnaf Odası’ndan emsal ücret için mahkemece yazı yazılmasını da talep etmekteyiz.
Müvekkilimizin almaya hak kazandığı 100 TL (şimdilik harca esas olmak üzere) bakiye ücret alacağının tazminatının dava tarihinden itibaren bankalarca uygulanan En Yüksek Mevduat Faizi ile birlikte tazminata hükmedilmesini talep ederiz.
İşbu durum mahkemeye sunmuş olduğumuz delillerden Müvekkile Ait Sgk Kayıtları (mahkemece Celp Edilecek) , Banka Hesap Dökümü Ve Banka Kayıtları ( Mahkemece Celp Edilecek), Müvekkile Ait İşyeri Şahsi Sicil Dosyası, ( Mahkemece Celp Edilecek), Tanık Beyanları. Bilirkişi İncelemesi, Emsal Ücret Araştırmaları, Yemin, Davalının Sunacağı Delillere Karşı Delil Sunma Hakkımız Saklı Kalmak Kaydı İle Yasal Her Türlü Delil ile de ispat olacaktır.
Kıdem Tazminatı Bakımından
Müvekkil, 27.09.2014 tarihinde işverence istihdam edilmiştir ve 31.08.2020 tarihinde işten çıkarma yasağına rağmen ihbarsız bir şekilde iş çıkışı yapılmıştır. İş Kanunu ve yasal mevzuat çerçevesinde işveren bakımından herhangi bir haklı neden de bulunmamaktadır. İşverenin yapmış olduğu fesih Haksız Fesih niteliğindedir. Müvekkil İş Kanunu ve Yasal mevzuat uyarınca Kıdem Tazminatına Hak Kazanmış olup müvekkile herhangi bir ödeme yapılmamıştır.
İşbu husus Müvekkile Ait Sgk Kayıtları (mahkemece Celp Edilecek), Banka Hesap Dökümü Ve Banka Kayıtları ( Mahkemece Celp Edilecek), Müvekkile Ait İşyeri Şahsi Sicil Dosyası, ( Mahkemece Celp Edilecek), Tanık Beyanları, Bilirkişi İncelemesi,
İşletmeye ait çalışma izni , İşletmeye ait kasa açılış-kapanış işlemleri, Emsal Ücret Araştırmaları, Yemin ile de ispat olunacaktır.Müvekkilimizin almaya hak kazandığı 100 TL (şimdilik harca esas olmak üzere) Kıdem Tazminatının akdin fesih tarihinden itibaren bankalarca uygulanan En Yüksek Mevduat Faizi ile birlikte tazminata hükmedilmesini talep ederiz.
DELİLLER :
Müvekkile Ait Sgk Kayıtları (mahkemece Celp Edilecek)
Banka Hesap Dökümü Ve Banka Kayıtları ( Mahkemece Celp Edilecek)
Müvekkile Ait İşyeri Şahsi Sicil Dosyası, ( Mahkemece Celp Edilecek)
Tanık Beyanları
Bilirkişi İncelemesi,
İşletmeye ait çalışma izni ,
İşletmeye ait kasa açılış-kapanış işlemleri,
Emsal Ücret Araştırmaları,
Yemin,
Arabuluculuk Son Toplantı Tutanağı
Vekaletname,
Davalının Sunacağı Delillere Karşı Delil Sunma Hakkımız Saklı Kalmak Kaydı İle Yasal Her Türlü Delil.HUKUKİ SEBEPLER :
İş Kanunu
Hukuk Muhakemeleri KanunuSONUÇ VE İSTEM :
Yukarıda açıklanan ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle;
6100 sayılı Kanunun 109. Maddesine göre belirlenecek tutardan şimdilik; Müvekkilimizin almaya hak kazandığı 100 TL (şimdilik harca esas olmak üzere) KIDEM TAZMİNATININ akdin fesih tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile birlikte ödetilmesine,
Yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalı işverene ödetilmesine
Karar verilmesini vekaleten talep ederim.Davacı Vekili
Av. Aytaç KINDIREKLER :
Arabuluculuk Tutanağı
Onanmış Vekaletname Örneği
2023 Kıdem Tazminatı Tavanı Nedir?
Kıdem tazminatı her yıl belirli tavan değerlerle birlikte ödenmeye başlanmaktadır. Devlet tarafından belirlenen bu tazminat tavanları ise alınabilecek en yüksek tazminat tutarını göstermektedir. Yapılan kıdem hesabı bu tavanı geçiyor ise aşan tutar ödenmemektedir. Her yıl 30 günlük brüt tutar üzerinden hesaplanan tazminatların ise tavanı yıl içerisinde belirli dönemlerde değişmektedir. Güncel kıdem tazminatı tavanı ise şu an 23.489,83 lira olarak belirtilmektedir. Belirlenmiş olan bu güncel tavan ise 2023 yılının Ocak ayına kadar geçerli olmaktadır.
Kıdem hesabı ile birlikte belirlenen tazminat tutarı işçinin çalışma yılı arttıkça yükselmeye devam etmektedir. Ancak işçinin alabileceği en yüksek tazminat ödeneği her yıl güncellenen bu tavan tutarlar kadar olabilmektedir. Kıdem tazminatı tavan tutarının üzerinde bir ödeme almak söz konusu değildir.
Kıdem Tazminatı Davaları Ne Kadar Sürer?
Belirli nedenlerden dolayı işten ayrılmak durumunda kalan işçiler için kıdem tazminatı hakkı doğmaktadır. Tam olarak bu nedenden dolayı açılan kıdem tazminatı davası ise iş mahkemelerince incelenerek karara bağlanmaktadır.
İş mahkemesine açılmış olan kıdem tazminatı davası için belirli bir hedef süre bulunmaktadır. Bu süre boyunca gerekli hesaplama, inceleme ve karara bağlama aşamaları gerçekleşmektedir. İş mahkemesinde yürütülen tazminat davaları ise 540 günlük hedef süre içerisinde sonuçlanmaktadır. Ortalama olarak süre 18 aylık bir karara bağlanma süresi söz konusu olmaktadır. Fakat açılmış olan kıdem tazminatı davası daha erken ya da daha geç sonuçlanabilmektedir. Bu noktada süreç tamamen iş mahkemesi ve Yargıtay aşamasına kalmaktadır. Dava sürecinde yeni delillerin ortaya çıkması da davanın sonuçlanma süresini uzatabilmektedir. Bunun yanında hâkim kararı nedeniyle duruşmaların ertelenmesi gibi diğer faktörler devreye girdiğinde yine kıdem tazminatı davası geç sonuçlanabilmektedir.
Evlilik Sebebiyle Ayrılan Kıdem Tazminatı Alabilir mi?
Evlilik nedeniyle işten ayrılan işçiler kıdem tazminatı alabilmektedir. Fakat sadece kadın işçiler için bu tazminat ödemesi gerçekleşmektedir. Erkek işçiler evlilik nedeniyle işten ayrıldıklarında tazminat hakkı kazanamamaktadır. Dolayısıyla sadece kadın işçiler bu neden ile işten istifa ettiklerinde ilgili kıdem hesabı sonucunda tazminat alabilmektedir.
İşverenlerin kadın işçileri sırf evlendiği gerekçe ile işten çıkarması ağır ihlal durumu olarak görülmektedir. Kadın işçilerin işvereni tarafından sadece evlilik nedeniyle işten çıkardığını ispatlaması ile kıdem tazminatı hakkı doğmaktadır. Bu noktada önemli olan ise işten çıkarma sebebinin kadın işçinin evlenmesi olduğunu ispatlamak olmaktadır. Çünkü kadın işçilerin iş akdini sonlandıran işverenler asıl neden evlilik olmasına rağmen başka nedenler sunabilmektedir. Bu ise kıdem tazminatı ödeneğinin riske girmesine neden olabilmektedir. Sadece işverenin işten çıkarması ile kalmayarak kadın işçiler kendi rızaları ile birlikte evlilik nedeniyle işten ayrıldıklarında tazminat alabilmektedir. Fakat belirtilen bu tazminat hakkı sadece kadın işçilere özel olmaktadır. Erkek işçiler bu gerekçe ile işten ayrıldığında herhangi bir tazminat alamamaktadır.
Askerlik Nedeniyle İşten Ayrılan Kıdem Tazminatı Alabilir mi?
Kıdem tazminatı hakkında merak edilen bir diğer konu askerlik nedeniyle işten ayrılanların tazminat alıp almadığı konusu olmaktadır. Bu noktada ise askere giden işçilerin işten ayrılma nedeni askerliğe dayandığında tazminat hakkı kazanılmaktadır. Fakat sadece bu gerekçe tazminatın alınabilmesi için yeterli olmamaktadır. Kıdem tazminatı alabilmek için askere giden işçinin en az 1 yıllık kıdemini doldurmuş olması gerekmektedir. Eğer bu kıdem süresi doldurulmamış ise tazminat alınamamaktadır.
Askere gidecek olan işçi askerlik nedeniyle istifa ettiğinde yine tazminat hakkı kazanmaktadır. Ancak işçinin istifa etmeden önce gerçekten askere gideceğini kanıtlaması istenmektedir. Askere gideceğini kanıtlamak için de “Askerlik Sevk Belgesi” alınarak fesih bildirime eklenmesi gerekmektedir. Bunun yanında askere gidecek olan işçinin bu belgeleri ve fesih ihbarnamesini yazılı olarak işverene iletmesi talep edilmektedir. İşçinin mutlaka işverene yazılı bir dilekçe ile başvurması gerekmektedir. Fakat bu yöntemin haricinde direkt olarak işçinin noter üzerinden ihtarname çekmesi de yeterli olmaktadır. Çekilecek olan ihtarnamede istifa nedeninin askerliğe dayandırılması ve askerlik belgesinin bulunması kıdem tazminatı hakkını doğuracaktır.
Emeklilik Sebebiyle Kıdem Tazminatı Nasıl Alınır?
Kıdem tazminatı almak isteyen kişilerin emeklilik nedenleri tazminat hakkını kazandırmaktadır. İlgili emeklilik nedeniyle tazminat şartlarının yerine getirilmesi tazminatın alınmasına neden olmaktadır. Şartlar olarak ise öncelikle 08.09.1999 tarihinden önce işe giriş yapmış olan işçinin 15 yıllık sigorta süresini ve 3600 prim gününü doldurmuş olması gerekmektedir. Bunun yanında 08.09.1999 tarihinden sonra işe girmiş olan işçilerin de 25 yıllık sigorta süresini ve 1500 prim gününü doldurmuş olması ya da yıl şartı olmadan 7000 prim gününü doldurması istenmektedir. Böylelikle kıdem tazminatı hakkı tanınmaktadır.
İşçilerin Sosyal Güvenlik Kurumu üzerinden emeklilik sebebi ile tazminat hak kazandığına dair belgeyi işverene sunması gerekmektedir. Son durumda ise emeklilik sebebiyle ilgili iş sözleşmesini feshettiğini belirterek varsa içeride kalan alacakları ve kıdem tazminatı ödemesini talep etmelidir. Emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini fesheden işçilerin ise ihbar tazminatı alma hakları bulunmamaktadır. 1475 sayılı Kanunun 14’üncü maddesi gereğince askerlik, evlilik ve emeklilik gibi nedenlerle iş sözleşmesini fesheden işçiler ihbar tazminatı alamamaktadır. Aynı şekilde anılan iş sözleşmesi fesihlerinde işverenler de ihbar tazminatı talep edememektedir.
15 Yıl 3600 Gün Kıdem Tazminatı Nasıl Alınır?
Kıdem tazminatı ile ilgili olarak 15 yıl hizmet süresi bulunan ve 3600 gün prim ödemiş olan kişilerin tazminat hakkı bulunmaktadır. 1475 sayılı İş Kanunu gereğince bu nedenlerle birlikte işten ayrılan işçiler tazminat ödeneğine sahip olmaktadır. Yasa maddesi içerisinde kısmi emeklilik olarak geçen bu durumda birtakım şartların yerine getirilmesi ile birlikte tazminat ödenmesi zorunludur.
Fakat işçilerin tazminat hakkı kazanabilmesi için işverene ait olan işyerinde en az 1 yıl olacak şekilde çalışmış olması gerekmektedir. Fiili hizmet süresinin 15 yıl ve çalışma hayatı boyunca da 3600 prim gününün bulunması istenmektedir. Böylece direkt olarak kıdem tazminatı alınabilmektedir.
15 yıl sigortalılık ve 3600 gün prim ödemesini gerçekleştirmiş olan her çalışan ise tazminat alamamaktadır. Tazminatın alınabilmesi için öncelikli olarak dürüstlük kuralına ve yasal sürelere uyulması gerekmektedir. Kıdem tazminatı için 08.09.1999 tarihinden önce işe giriş yapmış kişiler bu haktan yararlanarak emekli olmaktadır. Böylece ilgili tazminat haklarını kullanarak toplu bir ödeme almaktadır.
Kıdem tazminatı konuları için iş hukuku avukatı Aytaç KINDIR’a danışmak için avukata sor sayfasına göz atabilirsiniz.